İşe Yeni Başlayanlar İçin İş Hayatı Jargonu | Bilemedikleriniz

İşe Yeni Başlayanlar İçin İş Hayatı Jargonu

İşe Yeni Başlayanlar İçin İş Hayatı Jargonu

İş Dünyasında sıkça karşılaşacağınız bazı kelimeleri ve anlamlarını sizler için derledim. Her gün yeni bir kelime türüyor malum. Buldukça ya da sizlerden geldikçe buraya ekliyor olacağım. Tıpki orta okulda olduğu gibi bilemediğimiz kelimeleri cümle içinde kullandım ???? O cümleler ki iş hayatına girdiğiniz duymaktan bıkacaksınız.

Yada plaza diliyle;   İş hayatına atılmadan önce lisan ile ilgili update etmek istedim sizleri.   :) :) :)

 

 

İK (iii kaaaa) ;  İnsan Kaynaklarının kısaltılması.

HR ( eyçç arrr) : Human Resource. İnsan Kaynaklarının havalı versiyonu ????

FYİ:  Four your information. Kısaca bilgilerinize demek. Fakat böyle yazınca kendini havalı sana bir grup var ????. Bir de özellikle iş yaptığını birilerinin gözüne sokmak için kullanlar vardır ki tadından yenmez.

FTA: Four Your Action. Biri size iş kitlemiş demektir. Bu maildeki konuyu takip et mesajını verir bu 3 harfle.

IT ( ayy tiii) ; Informations Tecnologies. Bilgi İşlem birimidir. Genelde size “kapat aç” kelimesini en sinir bozucu durumlarda bile kullanacak birimdir.

BT ( bee teee)  ; Bilgi Teknolojileri birimidir.

CEO ( sii ooo); Chief Executive Officer. Bir şirket, örgüt ya da acentenin en üst dereceli yöneticisidir. Ne bulaşın ne de çok uzak durun.

CFO ( Siiofooo) ; Chief Finansal Officer. Finans Direktörüdür. Sözün bittiği yer ????

TO : Kime. Maili göndermek istediğiniz kişinin mail adresini yazdığınız alan.

FWD : Forwad. Gelen bir maili başkasına yönlendirmektir. Gerçek amacında kullanıldığına az rastlanır.

CC ( sisi): Carbon Copy. Mail atarken o işle ilgili bilgi vermek istediğiniz kişinin mail adresini yazdığınız alandır. Ama genelde yöneticiyi ekleyip, “hadi yapma da göreyim” amaçlı kullanılır.

BCC ( bisisi): Blind Carbon Copy. Mail atarken BBC’ye ekleyeceğiniz kişileri mailin TO ve CC kısmındakiler göremez. Genelde iş hayatında ispiyonlamak, iş çevirmek ve gizlice bir yöneticiyi eklemek amaçlı kullanılır. Küçük bir hatırlatma yapayım, şirketlerin çoğunda orta ve üst düzey yöneticilere mail atarken BCC’ye eklediğiniz kişilerin görünmediğini sanırsınız ama yalandır. Onlar BCC’yi de görebilirler ????

REF ; Referans. Konu içeriğine göre anlamı şekillenen kelimedir. Cıva gibi ????

S.W.O.T ; Strenght, Weaknesses, Opportunities, Threats. Güçlü Yönler, Zayıf Yönler, Fırsatlar ve Tehtidler. Swot Analizi yapalım, Swot Analizini iste vb gibi cümlelerle bolca karşılaşacaksınız. Eskilerin artıları, eksileri ve olabilecekleri bir kağıda yaz dediği tanımın havalı ve analitik halidir. ????????

UPS ( yupies) ; Uninterrupted Power Supply. Kesintisiz güç kaynağı demektir. Elektrik kesildiğinde şirketin tüm güç kaynaklarının çalışmaya devam etmesini sağlayan elektrik üreten teknolojidir. Jeneratörün teknolojik hali denebilir.

VPN ( vipien): Virtual Private Network. Sanal özel ağ anlamına gelir.

Mutabık: İş hayatının anlamı pozitif fakat eylemi zorunluluk olan kelimesidir. Aynı fikirde olmak anlamındadır. Fakat genelde mutabık olmadığınız konularda kullanmak zorunda bırakılırsınız.

Assign etmek ( essayn etmek ): Bir iş için birini görevlendirmek denebilir. Daha sade bir tabirle size iş kitleme cümlesidir. “ Bu projeyi sana assign ediyorum “ Geçmiş olsun ????????????

Attach etmek  ( etteç etmek) : E-postaya bir belge yada doküman eklemek demek.

Best practice ( best praktis) : İlgili konuya ait en iyi örnek yada deneyim. “ Bu projenin best practicelerini paylaşıyor olacağım.”

Brain storming ( breynn sıtorming) :  Beyin Fırtınası. Karşılıklı fikir paylaşımı yapmak anlamındadır. Brain storming toplantısı diye duyduğunuzda takviminizi uzunca kapatmanız tavsiye ederim. Bir de ne kadar çok fikir üretirseniz o kadar çok iş yükü alırsınız. Dengelemek önemli ????

Brief ( bıriff)  : Bir iş yada proje ile ilgili detaylı bilgi paylaşımıdır. “ Projenin briefini paylaşacağım”

Canlıya almak: Bir sistemi, web sayfasını vb bir platformu test aşamasından çıkarıp çalışır duruma getirmek anlamına gelir. “Testlerde bir sorun olmazca yarın web sayfasını canlıya alıyoruz.”

Charge etmek ( çarc etmek) : Masrafı tahsil etmek yada hesaba eklemek anlamına gelir. Eğer işinizde yönettiğiniz bir bütçe yada ekip varsa, bu hesapa eklenen bir kalem demektir. Genelde olumsuz cümlelerde kullanıldığı için çok sevilen bir tanım değildir. “Bu zararı senin bütçene charge ediyorum”

Clarify etmek ( kılerafay etmek ): Açıklamak demektir. Ama böyle söylenince havasından geçilmez. “ Alınan kararı clarify etmem gerekirse….”

Clear ( Kıliirr ) : Açık, anlaşılır, net gibi anlamlar taşır. “ Proje anlaşıldı mı? Clear mıyız?”

Deal ( diyılll) : Türkçe anlamı  anlaşma anlaştık olan bu kelimeyi, Türkçeyi Plaza diliyle katledenlerden sıkça duyacaksınız. “Akşam 7’de partiliyoruz deal?”

Collegue ( kollegg): İş arkadaşları. Buna ne yazsaammmm olmaz ????

Concern ( konsörnn) : Endişe. “Concernlerini anlıyorum ama sakin olmalısın.”

Confidential ( konfidenşılll) : Gizli. “ Projeyle ilgili verdiğim bilgiler confidential arkadaşlar, dikkat edelim”

Cross Check ( kıırooss çekk) : Tekrar kontrol etmek  anlamına gelmektedir. “Sunumdan önce verileri bir cross check yaptınız mı?

Deadline ( dedlayn)  : Bir işin, projenin yada bir sürecin bitirilme ve teslim edilme zamanıdır. “Hazırlıklar nasıl gidiyor, deadline yaklaşıyor”

Down olmak ( davn olmak) : Motivasyonun düşmesi, moralin bozulması anlamına gelir. “Zam alamamış olmanız sizi down etmesin, hala bir işiniz var çok şükür” ????

Excuse ( ekss kuuz): Özür anlamına gelir. “ Bu hatayı açıklayabilecek bir excuseunuz olamaz”

Farewell ( feirrr  walll): Veda demektir. “Yarın müdürün farewell yemeği var unutmayın”

Feedback: Geri bildirim. Genelde negatif olarak algılansada aslında tek başına negatif yada pozitif bir anlamı bulunmamaktadır. “Performansınla ilgili feedback görüşmesi yapmak istiyorum”

Focuslanmak: Odaklanmak, konsantre olmak. “ En önemli projemiz bu. Herkesin buna focuslanmasını istiyorum”

Ignore etmek : Yokmuş gibi davranmak ????  Görmezden duymazdan gelmek ???? .Son meetinginte aynı fikirde olmadığımı söylediğimden beri  patron son zamanlarda beni ignore ediyor.”  

Kick off meeting ( kikof miting) : Herhangi bir işin yada projenin başlangıç toplantısı demektir.     Proje planını hazırlamadan önce bir kick off meeting yapalım.

Know how ( novv hav) : Kısaca bilgi birikimi demektir. “ Benim know howım senle neden paylaşayım” ????  bunu çok sık duyacaksınız ????

Confirm etmek ( konfirm etmek) :  Onaylamak, teyit etmek denebilir. “Sunumu aldığında confirm edersen sevinirim”

Konsolide etmek : Bir işe ait tüm dökümanları bir araya getirerek toplamak. “Çalışanların performans raporlarını konsolide ederek HR ile paylaşır mısın?”

LCV ( leceve): Lütfen Cevap Veriniz demeye üşenenler leceve yazarlar.

Lead etmek: Liderlik etmek yada bir konuyla ilgili sorumluluk alarak yönetmek.

Meeting ( mitink)Toplantı demektir. “Tüm gün meetinglerim var”

Mobbing : Baskı, yıldırıcı davranışlar anlamına gelir. Patron canıma okuyor demek yerine kullanılan plaza dilidir.  “Patron mobbingi abarttı artık.”

Must ( mast) Zorunlulık anlamında kullanılır.  “Projeyi sunmadan önce bölüm müdürünün onaylaması must oldu”

Nice-to-Have ( nasy to hev) : Olsa güzel olur ???? “Öncelikle bu belgeyi almak bizim için must mı nice to have mi ona karar vermemiz gerekiyor.

Off the record ( of dı rikord) : Kayıtdışı. İş dünyasının dedikoduyu legalleştirme kelimesidir. “ Off the record söylüyorum, şirket zarar ediyor”

Out of Office (aut off ofis) : Ofis dışında. “Haftaya toplantı set etmek için mail attım. Out of Office maili geldi.”

Overload ( ovırlod): Aşırı iş yükü. “Overload oldum! Yavaş yavaş anlat lütfen.”

Print almak : Yazıcıdan belgenin çıktısını almak.

Push etmek: Süreci hızlandırmak için baskı yapmak

Qualification ( kualifikeyşın) : Yetenek, yetkinlik anlamındadır. “Projeye qualificationı daha yüksek insanlar seçmeliyiz.”

Road map: Yol haritası demektir. “Kariyer planında ki road mapini anlatır mısın?”

Sales meeting ( seylıs miting): Satış toplantısı demektir.

Schedule Etmek ( şedül etmek): Zamanlamak, programlamak demektir. “Bir sonraki performans meetingini şimdiden schedule edelim.

Set etmek: Ayarlamak, organize etmek. Bütçe meetingi bu haftaya set edelim.”

Start vermek: Başlamak. “Adaylarla görüşme planına en geç haftaya start vermemiz lazım.

Team ( tiim) : Takım, çalışma arkadaşları demektir.

Third party ( tört parti) : Taşeron firma. “Maliyetleri düşürmek için Çağrı Merkezini third partye veririz olmadı.

 

Timeline ( taymlayn) : Zamanlama. “Sunumun timelinenı iyi programlamayız.

Training ( tireyning): Eğitim.  Bu hafta ekibin tamamlanmayan traininglerini planlayarak start verin. )

To do list ( tu du list): Yapılacaklar listesi demektir ama böyle söylenince havalı durduğuna inanılır. ????

“Aylık bütçe hedefine göre planlarınızı güncellemeyi to do listinize eklemeyi unutmayın.”

Update etmek ( ap deyt etmek) : Yeni verilerle güncellemek. Toplantılardan sonra birbirimizi update edelim.

Wrap up meeting ( ree bap miting) : Projenin, işin son kapanış toplantısı. Wrap up meetingden sonra projeyi canlıya alacağız”

Havuç Sopa Yönetimi : Ödül ve ceza yöntemi olarak düşünülebilir. " Hedefini tutturursan prim alabilirsin, hedefini tutturursan saat 5 te çıkabilisin"


 

Çok Okunanlar

İşe Yeni Başlayanlar İçin İş Hayatı Jargonu
İşe Yeni Başlayanlar İçin İş Hayatı Jargonu
2021-06-29